İki Köprü

, , 4 comments

Mutluluğun derimin altında gezindiğini hissedebileceğim ana dek yürüdüm bugün. Kara bulutların ardından yüzünü göstermeye başlamıştı güneş. Mutlu olmanın anlamsızlığını  her adımım ile gerçek kılıyordum. Neden bu his vardı? Cevabını bildiğim soruyu içimden sadece tekrar ediyordum.

Sabahın sekizinde başlamıştım hayallerimi zihnimde dans ettirmeye, yaklaşık beş saat sürmüştü. Pencereden biri dikse gözlerini deli zannederdi. "Niye dans ediyordu bu kız?"

Sonra bir an geldi ki tüm enerjimi tükettiğini hissetmeye başladım. Bunlar sadece benim ruhuma tuttuğum zihin oyunlarıydı. Hiç bir gerçeklik payı yoktu.

Yastıklar dolusu koltuğa bıraktım kendimi. Kanımda dolaşan serotonin, kahve ile ayakta durmaya çalışan yorgun savaşçı ile baş edememişti. Beş saatlik mutluluğum saniyeler içinde umutsuzluk ile hırpalanmıştı. Saatlerdir yemek yemediğimi fark etmeme neden olacak kadar mutsuzdum şimdi. Kaçmalıydım, üstümü değiştirip sokağa atmalıydım kendimi.

Yürümeye başladığım anda mutluluk yeniden bedenimi sarmaya başlamıştı. Bu kez kendini kontrol edebiliyordu. Delirmişcesine oradan oraya saldırmıyordu hayallerim. Küçük bir tebessüm yerleşti dudağımın kenarına. Sokaklar sessizdi, güneşli bir gün için fazlasıyla sessizdi. Devam edeceğini düşündüğüm huzur ve mutluluk hissi dönüş yolunda yavaş yavaş yok olmaya başladı. Doğru kanalda hissedebileceğim kadar yaşamıştım ve fazlası beni büyük bir hüzne iteceğinden zihnim durmasını emretmişti.

Beş saatlik hayalimden bir türlü vazgeçememiştim ama bir şekilde sınırlamıştım. Önce sakinleştim, sonra dağılan parçalarımı topladım yeniden birleştirebilmek için.

Olmayacak şeylere bağlanmayı ne kadar da severdi ruhum. Ancak unuttuğu bir şey vardı. Eskisi kadar kolay sürüklenmiyordum nehrin akıntısında. Yine içime kendime döndüm, ne hissettiysem ve ne hissedeceksem asla ihanet etmeyecek olan kişiye.

4 yorum:

  1. Ruhun değişik bir çizgisi var. Sürekli düz değil, bazen kesikli, bazen kırık, bazen eğri. Hep de sürprizli; mutlu giderken hüzüne boğulabilme, umutsuzken bir anda Polyanna olabilme gücünü içinde taşıyor. Anlaşılması zor, ama yaşaması güzel bir parçamız. Neşeli sevgilerle :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Kesinlikle katılıyorum, ne zaman ne olacağını kestiremiyorsun. Ruhun güzelliği de burada başlıyor bence. Çok teşekkür ederim bu güzel yorumun için. :)) Sevgiler...

      Sil
  2. hımm yirmidört saat mı hayal kursak ne :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Çocukluğa geri dönmek gibi olurdu. keşke... :)

      Sil